Rümeysa’nın Ardından Yükselen Sessiz Çığlık
36 saatten fazla süren nöbetler, aşırı iş yükü, mobbing ve güvencesizlik… Asistan hekimlerin yaşadığı bu ağır çalışma koşulları, Ankara Şehir Hastanesi Kadın Doğum Kliniği Asistanı Dr. Rümeysa Berin Şen’in nöbet çıkışı geçirdiği trafik kazasında yaşamını yitirmesiyle bir kez daha ülke gündemine oturdu. Genç doktorun ölümü üzerine sağlık camiası ayağa kalktı. “#KazaDeğilCinayet” etiketiyle sosyal medya üzerinden başlatılan farkındalık kampanyası, 17 şehirdeki protestolarla büyüyerek ülke genelinde yankı buldu.
“Artık Ölüyoruz”
Türk Tabipleri Birliği Asistan ve Genç Uzman Hekimler Kolu üyeleri, yaşadıkları ağır koşulları Sputnik’e anlattı. Asistan doktor Meltem Günbeği, “Rümeysa bugün öldü, ama işlem sırasında bir hata yapsaydı bunun da bedelini yine biz öderdik. Uykusuz, yorgun, tükenmiş şekilde çalışıyoruz” dedi. İzmir 9 Eylül Üniversitesi’nden asistan doktor Ali Rıza Karabulut ise “Bu düzen dikiş tutmuyor. Artık canımızı vererek çalışıyoruz. Bu sistem bizi tüketti” sözleriyle yaşananları özetledi.
“Kölelik Şartlarında Çalışıyoruz”
Günbeği, Avrupa’daki örneklerle Türkiye’yi kıyasladı:
“Avrupa Genç Doktorlar Birliği üyesiyim. Hiçbir ülkede 36 saatlik nöbet yok. Nöbet sonrası 2 gün izin verilen ülkeler var. Bizde ise 360 saat çalıştırılan hekim var. Bu artık kölelik.”
Yataklı Tedavi Kurumları Yönetmeliği’nde yer alan “nöbet sonrası izin” maddesinin başhekim insiyatifine bırakıldığını belirten Günbeği, bu durumun keyfiyetle suiistimal edildiğini ifade etti.
“Mobbing Yaygın, Güvence Yok”
Asistan hekimler sadece yorgun değil, aynı zamanda baskı altında. Meltem Günbeği bu durumu şöyle aktardı:
“İtiraz ettiğimizde ceza nöbeti yazılıyor. ‘Sana öğretmiyorum’ denilip eğitim hakkımız elimizden alınabiliyor. Mezuniyet tehdit konusu yapılıyor. O yüzden asistanlar örgütlü hareket edemiyor.”
“Bir Sonraki Nöbete Dinlenmiş Gitmek İstiyoruz”
Karabulut, asistan hekimlerin taleplerini net bir şekilde sıraladı:
İnsanlık dışı nöbetlerin kaldırılması
Dinlenme hakkı ve ekonomik kayıpların önlenmesi
Mobbing ve keyfi uygulamaların sona ermesi
Eşit işe eşit ücret ve söz hakkı
Eğitim hakkının korunması
“Sistemin Yükü Asistanların Omzunda”
Pandemi sürecinde kovid servislerinden aşı birimlerine kadar hemen her alanda asistanların kullanıldığını ifade eden Günbeği, “Bütün iş yükü bizim üzerimizdeydi. Hem kendi branşımızda çalıştık hem de riskli alanlarda görevlendirildik. Bu yük artık taşınamaz boyutta” dedi.
“Bu Bir Çalışma Sorunu Değil, Bir Yaşam Sorunu”
Asistan hekimler yaşadıklarının bir çalışma hakkı değil, bir yaşam hakkı sorunu olduğunun altını çiziyor. “Yaşatabilmek için yaşamak istiyoruz” diyen genç hekimler, sağlık sisteminin sürdürülebilirliği için önce sağlık çalışanlarının korunması gerektiğini hatırlatıyor.