İzmir’de 11 Aylık Nazlı Nisa’nın Şüpheli Ölümünde Yeni Gelişme
İzmir’in Karaburun ilçesinde 2017 yılında hayatını kaybeden 11 aylık Nazlı Nisa Tütüncü’nün ölümüyle ilgili yürütülen soruşturmada çarpıcı bir gelişme yaşandı. Aile hekimi Dr. O.A.’nın bebeği muayene etmeden ilaç yazdığı öne sürülen olayla ilgili Adli Tıp Kurumu, doktorun ölümde 1/8 oranında kusurlu olduğunu belirtti. Acılı baba Gülbey Tütüncü ise yaşadığı itibar kaybı ve adalet mücadelesiyle kamuoyunun dikkatini yeniden bu trajik olaya çekti.
Muayene Etmeden Fitil Yazdı, Bebek Aynı Gece Hayatını Kaybetti
14 Mart 2017 tarihinde Nazlı Nisa’nın kabızlık şikâyetiyle Mordoğan Aile Sağlığı Merkezi’ne götürüldüğünü söyleyen ailesi, aile hekimi Dr. O.A.’nın çocuğu muayene etmeden fitil reçetesi yazdığını iddia etti. Aynı gece fenalaşan bebek, Urla Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı ancak yapılan tüm müdahalelere rağmen yaşamını yitirdi.
Önce Baba Gözaltına Alındı, Sonra Aklandı
Nazlı Nisa’nın ölümünden sonra Urla Devlet Hastanesi’nde görevli sağlık personelinin “istismar şüphesi” ile rapor tutması üzerine, baba Gülbey Tütüncü kısa süreliğine gözaltına alındı. Otopsi sonucunda herhangi bir istismara rastlanmayınca serbest bırakıldı. Ancak küçük bir ilçede yayılan söylentiler baba Tütüncü’nün hayatını altüst etti.
“Adım ‘çocuğa tecavüz etti’ diye çıktı. Üç iş yerimi de kapatmak zorunda kaldım. Hayatım mahvoldu” diyen Gülbey Tütüncü, hem aile hekiminden hem de istismar şüphesi raporu düzenleyen doktorlardan şikâyetçi oldu.
Adli Tıp: Muayene Edilseydi Bebek Kurtulabilirdi
Dava kapsamında Karaburun Asliye Ceza Mahkemesi’ne sunulan Adli Tıp Kurulu raporunda, Dr. O.A.’nın hastayı muayene etmeden reçete yazmasının tıp kurallarına aykırı olduğu açıklandı. Raporda şu ifadelere yer verildi:
“Zamanında fizik muayene yapılmış, tanı konmuş ve tedaviye başlanmış olsaydı bebeğin kurtulma ihtimali bulunmaktaydı. Doktorun eylemi ile ölüm arasında illiyet bağı vardır; ancak ölüm üzerindeki etkisi 1/8 oranındadır.”
“Bu Doktorlar Hâlâ Görevde”
Acılı baba Gülbey Tütüncü, adaletin tam anlamıyla sağlanmadığını belirterek, “Benim canım yandı, başkasının canı yanmasın. Bu doktorlar hâlâ görevde. Evlat acısı çok ağır. Sorumluların ceza almasını istiyorum” dedi.
