Sağlıkta Usulsüzlük Alarmı: Hastaların Can Güvenliği Tehlikeye Mi Atıldı?
Mersin Şehir Hastanesi'nde yaşandığı öne sürülen bir skandal, Türkiye sağlık sisteminde şeffaflık ve güvenlik tartışmalarını yeniden gündeme taşıdı. İddiaya göre, aynı anestezi uzmanı doktorun bir mesai gününde 49 farklı hastaya narkoz uyguladığı belgelerle ortaya çıktı. Bu durumun yalnızca etik değil, aynı zamanda tıbbi olarak da imkânsız olduğu uzmanlarca dile getiriliyor.
2016 yılında hizmete açılan hastanede görev yapan bazı anestezi uzmanlarının, döner sermayeden haksız kazanç sağlamak amacıyla sahte narkoz işlemleri gösterdiği iddia ediliyor. Skandal, sadece idari değil, aynı zamanda adli soruşturma boyutuna da taşındı.
Aynı Günde 30’dan Fazla Narkoz: Tıbben Mümkün Değil
Mesai saatleri içinde 20’nin üzerinde hastaya narkoz verilmesinin bile mümkün olmadığını belirten uzmanlar, bir doktorun aynı gün içinde 49 hastaya narkoz verdiğini gösteren kayıtlara dikkat çekiyor. Bu sayıların yalnızca iş yükünü değil, hastaların güvenliğini de tehlikeye attığını vurguluyorlar.
Anestezi gibi hayati bir uygulamanın sahte şekilde raporlanması, sadece maddi bir yolsuzluk değil, aynı zamanda insan sağlığına karşı işlenmiş bir suç olarak değerlendiriliyor.
Başhekim de İddiaların Odağında
İddiaların merkezinde, hastanenin başhekimi olarak görev yapan Anestezi Uzmanı Dr. Bahar Aydınlı da yer alıyor. İsmi soruşturmada geçen Aydınlı'nın da benzer uygulamalarda adı geçtiği öne sürüldü. Bu iddialar, kamu hastanelerindeki denetim mekanizmalarının sorgulanmasına yol açtı.
Hastane yönetimi olayın ardından idari soruşturma başlatıldığını, ayrıca konunun adli makamlara bildirildiğini ve işlem başlatıldığını açıkladı.
Sağlıkta Güven Erozyonu: “İnsan Hayatı Üzerinden Kazanç Kabul Edilemez!”
Olayın kamuoyuna yansımasının ardından sağlık emekçileri ve hasta yakınları büyük tepki gösterdi. Anestezi gibi yüksek risk içeren bir tıbbi işlemin bu şekilde manipüle edilmesi, yalnızca haksız kazanç değil, aynı zamanda telafisi olmayan sağlık sorunlarına da yol açabilecek bir sorumsuzluk olarak değerlendiriliyor.
“Bir doktor bir günde 49 hastaya narkoz veremez. Bu ya sahtecilik, ya da hayatları riske atmak demektir.”
— Sağlık uzmanı görüşü
Sağlıkta Denetim ve Şeffaflık Yeniden Tartışılmalı
Bu tür olayların önlenmesi için kamu hastanelerindeki işleyişin, döner sermaye sisteminin ve performans baskısının yeniden gözden geçirilmesi gerekiyor. Hasta güvenliğini tehlikeye atabilecek hiçbir uygulamaya müsamaha gösterilmemesi gerektiği belirtiliyor.
O gün ki sorumlu hekim adına işlemler girilmiş. Tüm tıp fak. Uygulama böyledir.