KESK’e bağlı Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası’nın (SES) Eş Genel Başkanı ile çok sayıda SES üyesi ve eski yöneticisi gözaltına alındı. KESK Antalya Şubeler Platformu üyeleri, SES Antalya Şube binası önünde bir araya gelerek gözaltıları protesto etti
Protesto eylemine KESK Antalya Şubeler Platformu Sözcüsü Nurettin Sönmez, Tüm Bel-Sen Antalya Şube Başkanı İlhan Karakurt, HDP Antalya Milletvekili Kemal Bülbül, Antalya Tabip Odası Başkanı Nursel Şahin, BES Antalya Şube Başkanı Devrim Mol da destek verdi.
Gözaltılara tepkilerini dile getiren SES Antalya Şube Eş Başkanı Şükran İçöz, “Pandemi nedeniyle 433 sağlık emekçisini kaybettiğimiz, 140 bin sağlık emekçisinin enfekte olduğu, özlük haklarımızın zedelendiği bir dönemde arkadaşlarımız gözaltına alındı. Mafyalar ve siyaset ilişkilerini gündemden düşürmek için toplum sağlığı için mücadele edenleri, hakikati ifade edenleri gözaltına alıyorlar. Sağlık alanındaki yolsuzlukları örtbas edenler bilsinler ki arkadaşlarımızı teslim etmeyeceğiz. Bizimle uğraşmayı bıraksınlar, mafyayla uğraşsınlar. Savcılıktan çağrılsalar gidip ifade verecekken arkadaşlarımızı hukuksuz bir biçimde evlerinden gözaltına aldılar. Bu keyfi tutumu bir kere daha kınıyoruz, arkadaşlarımızın derhal serbest bırakılmasını istiyoruz” dedi.
‘Mafyaya karşı durun’
KESK Antalya Şubeler Platformu Sözcüsü Nurettin Sönmez, sağlık emekçilerine kamuda çalışan her emekçinin desteğinin tam olduğunu anlatarak, “SES'e karşı adeta bir gözaltı furyası başlatıldı. Bu saldırılara karşı KESK'in yıllardır nasıl direndiğini, emek ve demokratik kitle örgütleriyle birlikte omuz omuza bu saldırıları nasıl püskürttüğünü biliyoruz. Buradan AKP hükümetini bir kez daha uyarıyoruz. Özellikle pandemi döneminde emeklerini en zor şartlarda ortaya koyan sağlık emekçilerini gözaltına almayı bırakın. Çetelere karşı, mafyalara karşı durun, faili meçhul cinayetleri işleyenleri gözaltına alın. Eğitim-Sen'e, BES'e, SES'e yönelik saldırılar toplumda karşılığı olmayan saldırılardır” dedi. Antalya Tabip Odası Başkanı Nursel Şahin ise, “Aşı nerede diye sorarken, sağlık emekçilerinin özlük haklarını ararken, Türkiye'nin kara para aklama ve eroin ticaretinin merkezi haline gelmesine karşı bütün siyasi partilerin, sendikaların, demokratik kitle örgütlerinin birlikte hareket etmesine ihtiyacımız var. Soruşturmanın içeriğini ve hangi gerekçeyle sağlıkçıların gözaltına alındığını bilmiyoruz ama bildiğimiz bir şey var; doğrudan ve hakikatten yana olan herkese karşı olan bir iktidar ile karşı karşıyayız” ifadelerini kullandı.