Babasına son kez sarılamadı, engelli çocuğunu yalnız bıraktı, şimdi sevdiklerine tutunmak için yaşamak istiyor
Covid-19 pandemisinin en karanlık günlerinde görev başında olan bir hemşirenin kaleme aldığı satırlar, sadece bir sağlık çalışanın değil, binlerce isimsiz kahramanın iç sesi oldu. Aşı olmakla olmamak arasında gidip gelen hemşirenin hafızasında 31 Mart 2020 gecesi hiç silinmedi. Nefes almakta zorlandığı o gece, bir başka soluk da sonsuza dek kesilmişti: Babasının...
“Son kez sarıldım sandım ama sonmuş meğer…”
Pandeminin ilk dönemiydi. Hemşire, ilk PCR nöbetine hazırlanıyordu. Uyumamıştı. İkiz çocukları ve içlerinden biri engelli olan minik oğlu evdeydi. O olmadan duramayan evladını ilk defa yalnız bırakmıştı. Nöbete gitmeden önce babasına uğradı, belki de içinden bir hisle daha sıkı sarıldı.
Ama o sarılma son sarılmaydı.
“Bilseydim daha sıkı sarılır, hiç bırakmazdım babacığımı.”
“Benim annem cesur bir savaşçı…”
Nöbet gecesi maskeyle, tulumla, hastalığa karşı savaşırken boğuluyor gibi hissetti. Ama aklında oğlunun sözleri vardı:
“Benim annem cesur bir savaşçı.”
Bu sözle nefes aldı.
Ama sabaha karşı kendi nefesi daralırken, babası artık nefes almıyordu.
Yan yana evlerde yaşamalarına rağmen babasının son anında yanında olamamanın, vedalaşamamanın sızısı, hâlâ kalbinin en derininde duruyor.
“Ben o gün sarılamadım, ama bugün aşı oldum”
Eve döndüğünde kapıyı engelli oğlu açtı. Sabaha kadar annesini beklemişti. Ama o an sarılmadılar, sarılamadılar. Çünkü virüs aralarındaydı.
Duş aldı, biraz uzandı. Ve telefon çaldı: Babası vefat etmişti.
Bugün ise o hemşire aşı oldu.
“Sevdiklerime daha sıkı sarılabilmek, yalnız bırakmamak, dimdik ayakta durabilmek için…
Babam için, engelli çocuğum için, geleceğe tutunmak için… Aşı oldum.”
“Karşımda bir düşman var, elimde maskem, mesafem ve aşım”
Aşının markasını, fiyatını, etkisini sorgulamadı. Çünkü onun için bu bir seçim değil, hayatta kalma savaşıydı.
Maske, mesafe ve aşı… Üçlü silahını kuşanıp, düşmanın karşısına geçti.
Belki de aşının içinde sarılmak, umut, güzel günlerin hayali vardı.
Ve belki bu aşı, yaşama sevincini yeniden yeşertecek.