Ebelikle başlayan bir kariyer, akademik zirvede devam etti. Şişli Etfal Hastanesi doğumhanesinde ebe olarak göreve başlayan Fatma Deniz Sayıner, yıllar içinde Türkiye’de ebelik mesleğinin akademik temellerinden birini atan isimlerden biri oldu. Sağlık meslek lisesinden başlayan yolculuk, profesörlük unvanı ve anabilim dalı başkanlığıyla taçlandı.
Nevşehir’den İstanbul’a Uzanan Hayal Ötesi Başarı
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Ebelik Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner’in ilham veren hikâyesi Nevşehir Sağlık Meslek Lisesi’nden başlıyor. Mezuniyetin ardından Şişli Etfal Hastanesi doğumhanesinde ebe olarak göreve başladı. O dönemlerde ebelikte yükseköğrenim olanağı bulunmamasına rağmen yılmadan mücadele etti.
1989 yılında İstanbul Üniversitesi Florence Nightingale Hemşirelik Yüksek Okulu'na girdi. Ardından Marmara Üniversitesi’nde yüksek lisans ve doktora eğitimlerini tamamladı. Tüm bu süreçte görev yapmaya, doğumlara girmeye, mesleğini icra etmeye devam etti.
"Ebe Olmayı Hiç Düşünmemiştim"
Çocuk yaşta ablası ve yengesinin doğumlarına tanıklık eden Sayıner, ebe figürünün Türk filmlerinde kötü gösterilmesinden de etkilenerek mesleğe önyargılı başlamıştı. Ancak hayat onu farklı bir yere sürükledi. Bugün, Türkiye’de ebelik alanında bilimsel çalışmalarıyla tanınan öncü bir akademisyen olarak anılıyor.
“Toplumun ve meslektaşlarımın daha fazla eğitime ihtiyacı olduğunu gördüm. Şimdi ‘İyi ki ebe olmuşum’ diyorum. Mesleğimizi bilimsel ve akademik olarak iyi bir noktaya getirdik.”
Kariyer De Yaptı, Aile De Kurdu
Prof. Dr. Sayıner akademik kariyerini sürdürürken aynı zamanda evlendi ve iki çocuk sahibi oldu. Eşi ve ailesinin desteğiyle hem anneliği hem profesörlüğü birlikte yürüttü. Yıllardır Türkiye'nin dört bir yanında "normal doğumun teşviki", "anne dostu hastane" ve "kadın sağlığı" konularında eğitimler veriyor.
“Yılda en az 13 şehirde eğitimlere katılıyorum. Hamile kadınlara ve meslektaşlarıma normal doğumun önemini anlatıyorum.”
Sezaryen Tercihi Arttı, Sabır Azaldı
Sayın Prof. Dr. Sayıner, Türkiye'de artan sezaryen oranlarına da dikkat çekerek şu tespiti yapıyor:
“Eskiden kadınlar sabrederdi. Şimdi doğum günü belirleyip burç planlayan anneler var. Blogger anneler doğum uzmanı gibi konuşuyor. Kadınlar bilimsel olmayan kaynaklara yöneliyor.”
Ebe: Bilge Kadının Simgesi
Tarihte ebeliğin önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayan Sayıner, Göbeklitepe’deki figürlerden Anadolu kültüründeki ‘bilge kadın’ imajına kadar ebelik mesleğinin derin izler taşıdığını hatırlatıyor:
“Ebe, sadece doğum yaptıran değil, tecrübesi ve bilgeliğiyle rehberlik eden kadındır. Eskilerde anneanneye, babaanneye neden ‘ebe’ denirdi? Çünkü o kadın ailede deneyimi ve bilgeliği temsil ederdi.”
Evet çok enteresan demi hemşirlik ebelik fakultelerinde hemşirelikten ebelikten mezun olan kişiler akademik kariyer yapıyor ve meslekdaşlarını yetiştiriyor 60 küsür yıldır böyle ama yeni bir durummuş gibi enteresan haberler yapılıyor
Saglık meslek lisesinde uzun yıllar mat ögrt ligitaptım.Bu okullar zeki ,imkanları olmadıgı için meslek alternatifi olan küçük yaşlarda yatılı olan okullardı.18yaşında ebe,hemşire olarak kuş uçmaz kervan geçmez yerlerde çalışmaya başladılar ve küçük yaşta evlenmek zorunda kaldılar.İmkanları olsaydı çobu kardelenler çok daha farklı mesleklerde açacaklardı.Şanslı olanlar büyük kentlerde kariyer yaptılar bunkızımız gibi.