“Sevdiklerimi kaybetmektense, sevgimi büyütmeyi seçtim”
Covid-19 salgınıyla en ön safta mücadele eden sağlık çalışanlarının en büyük korkusu, hastalığı evlerine taşıyarak ailelerini tehlikeye atmak oldu. Bu korkuyla aylarını ailesinden uzakta geçiren sağlıkçılar, toplumun sağlığı için büyük bir fedakârlık örneği sergiliyor. Mersin’de görev yapan doktor ve hemşireler, virüs tehdidi geçene kadar evlerine dönmeyeceklerini söylüyor.
Engelli çocuğu için 10 aydır yurtta kalan doktor: "Bir yıl çok değil"
Tırmıl Aile Sağlığı Merkezi’nde görev yapan 21 yıllık aile hekimi Dr. Haydar Karakoyun, biri zihinsel ve bedensel engelli olan iki çocuk babası. Karakoyun, sevdiklerine virüs bulaştırmaktan korktuğu için tam 10 aydır evine uğramıyor. Özellikle 18 yaşındaki ağır engelli kızı İlayda’nın hayatını riske atmamak için yurtta yaşamayı tercih eden Karakoyun, yaşadıklarını şu sözlerle aktardı:
“Kızımın hem engeli hem de kronik hastalıkları var. Bir hafta boyunca hiçbir belirti göstermeyen bir hastalık yüzünden onu kaybetmektense, hayatımdan bir yılı feda ederim. Sevgimi uzaktan büyütüyorum.”
Koronavirüse yakalandı ama ailesi güvende kaldı
Karakoyun’un en büyük korkusu bir gün gerçek oldu: Yaklaşık 40 gün önce koronavirüse yakalanarak hastanede tedavi gördü. Ancak hastalığın en bulaşıcı döneminde evde olmaması, kızının hayatını kurtardı:
“Eğer o hafta evde olsaydım, virüs ona da bulaşabilirdi. O yüzden yurtta kalmamın ne kadar doğru bir karar olduğunu bir kez daha anladım. Allah’a bin şükür, ailem güvende.”
Hemşire Berrin Uz: "Annem ve babam işitme engelli, onları riske atamam"
22 yaşındaki hemşire Berrin Uz ise başka bir hassasiyetle dört aydır yurtta kalıyor. İşitme engelli annesi ve babasına virüs bulaştırmamak için evinden ayrı yaşamayı tercih etti. Berrin Uz, duygularını şöyle ifade etti:
“Ailemle işaret diliyle görüntülü konuşarak özlem gideriyoruz. Ama dokunamamak çok zor. Özellikle babam ‘kendine dikkat et’ demekten hiç vazgeçmiyor. Benim için en zoru da onların beni anlamadan hastanede acı çekmesi ihtimali. O yüzden uzaktayım.”
"Bu bir savaş ve biz en öndeyiz"
Her iki sağlık çalışanı da salgınla mücadelede halkın üzerine düşeni yapması gerektiğini hatırlatıyor. “Maske, mesafe, temizlik” gibi basit önlemlerin bile hayat kurtardığını belirten Karakoyun ve Uz, toplumun daha duyarlı davranmasını istiyor. Dr. Karakoyun’un ifadesiyle:
“Bu bir savaş. Biz sağlıkçılar en ön saftayız. Ama bu savaşı kazanmak istiyorsak herkes kurallara uymalı.”