Şiddete uğrayan sağlık çalışanlarının, güvenlikleri için ikamet adresleri yerine çalıştığı kurum adreslerinin tutanaklara işlenmesine ilişkin düzenlemeye uyulmayınca, Adalet Bakanlığı savcılık ve mahkemelere tekrar yazı gönderdi
Cihat Aslan- Hürriyet
Türkiye Psikiyatri Derneği geçtiğimiz yıl Haziran ayında şiddet nedeniyle beyaz kod bildiriminde bulunan sağlık çalışanlarının tutulan tutanaklara ev adreslerinin kaydedildiğini, saldırıyı gerçekleştirenkişilerin bu adreslere erişebildiğini vurgulayarak, bu durumun hem sağlık çalışanlarını hem de ailelerini yeni bir saldırının hedefi haline getirdiğini belirtti.
Dernek, 2020 yılı Şubat ayında Sağlık Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı’na başvuruda bulunarak, tutanaklara ev adresi yerine çalışılan sağlık kuruluşu adreslerinin kaydedilmesini talep etti. Talebi yerinde bulan Adalet Bakanlığı, Ceza İşleri Genel Müdürlüğü vasıtasıyla geçtiğimiz yıl Haziran ayında savcılık ve mahkemelere, “Sağlık çalışanlarının mağdur, müşteki veya tanık sıfatıyla yer aldıkları tutanaklarda, kendilerinin ve yakınlarının güvenliklerinin tehlikeye düşürülmemesi açısından ikamet adresleri yerine görev yaptıkları sağlık kuruluşlarının adreslerine yer verilmeli” yazısını gönderdi.
‘Hassasiyet bekliyoruz’
Ancak bazı sağlık çalışanları uyarıya rağmen beyaz kod bildirimlerinde sağlık çalışanlarının kurum adresi yerine, ev adreslerinin kullanılmaya devam ettiğini belirtiyor. Türkiye Psikiyatri Derneği Genel Sekreteri Doç. Dr. Yunus Hacımusalar, bir hasta yakını tarafından hakarete maruz kalması üzerine yaptığı şikayetin ardından, savcılıktan gönderilen çağrı kağıdına ev adresinin yazıldığını gördü. Sağlık Bakanlığı avukatları aracılığı Cumhuriyet Başsavcılığına adres bilgisinin kurum adresi olarak düzeltilmesi için dilekçe sunan Hacımusalar, “İfademde çalıştığım kurumun adresini bildirmeme rağmen hem savcılıkta hem de mahkeme çağrı kağıtlarında açık ev adresim kullanıldı. Yargı ile ilgili kurumların bu konuda gerekli hassasiyeti göstermediğini, savcılık ve mahkemelerin duyuruyu dikkate almadığını bizzat yaşamış oldum. Bizi ve ailemizi korumak için burada açık ev adreslerimizin kullanılmaması gerekir. Bu konuda gereken hassasiyetin gösterilmesini bekliyoruz” dedi.
İkinci hatırlatma
Öte yandan Türkiye Psikiyatri Derneği aracılığıyla, konuyla ilgili 22 Aralık’ta Adalet Bakanlığı’na yeniden başvuru yapıldı. Başvuru üzerine Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü, Haziran ayı başında yapılan uyarının dikkate alınması gerektiğini belirterek savcılık ve ceza mahkemelerine yeni bir hatırlatma yazısı gönderdi. Yazıda, sağlık çalışanları ve yakınlarının can güvenliğini tehdit eden uygulamaların önlenmesi için gerekli tedbirlerin alınması ve sağlık hizmeti sunumu sırasında veya bu görevlerinden dolayı sağlık çalışanlarına yönelik işlenen suçlarda bir önceki yazının dikkate alınması uyarısı yapıldı.
Cihat Aslan- Hürriyet
Türkiye Psikiyatri Derneği geçtiğimiz yıl Haziran ayında şiddet nedeniyle beyaz kod bildiriminde bulunan sağlık çalışanlarının tutulan tutanaklara ev adreslerinin kaydedildiğini, saldırıyı gerçekleştirenkişilerin bu adreslere erişebildiğini vurgulayarak, bu durumun hem sağlık çalışanlarını hem de ailelerini yeni bir saldırının hedefi haline getirdiğini belirtti.
Dernek, 2020 yılı Şubat ayında Sağlık Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı’na başvuruda bulunarak, tutanaklara ev adresi yerine çalışılan sağlık kuruluşu adreslerinin kaydedilmesini talep etti. Talebi yerinde bulan Adalet Bakanlığı, Ceza İşleri Genel Müdürlüğü vasıtasıyla geçtiğimiz yıl Haziran ayında savcılık ve mahkemelere, “Sağlık çalışanlarının mağdur, müşteki veya tanık sıfatıyla yer aldıkları tutanaklarda, kendilerinin ve yakınlarının güvenliklerinin tehlikeye düşürülmemesi açısından ikamet adresleri yerine görev yaptıkları sağlık kuruluşlarının adreslerine yer verilmeli” yazısını gönderdi.
‘Hassasiyet bekliyoruz’
Ancak bazı sağlık çalışanları uyarıya rağmen beyaz kod bildirimlerinde sağlık çalışanlarının kurum adresi yerine, ev adreslerinin kullanılmaya devam ettiğini belirtiyor. Türkiye Psikiyatri Derneği Genel Sekreteri Doç. Dr. Yunus Hacımusalar, bir hasta yakını tarafından hakarete maruz kalması üzerine yaptığı şikayetin ardından, savcılıktan gönderilen çağrı kağıdına ev adresinin yazıldığını gördü. Sağlık Bakanlığı avukatları aracılığı Cumhuriyet Başsavcılığına adres bilgisinin kurum adresi olarak düzeltilmesi için dilekçe sunan Hacımusalar, “İfademde çalıştığım kurumun adresini bildirmeme rağmen hem savcılıkta hem de mahkeme çağrı kağıtlarında açık ev adresim kullanıldı. Yargı ile ilgili kurumların bu konuda gerekli hassasiyeti göstermediğini, savcılık ve mahkemelerin duyuruyu dikkate almadığını bizzat yaşamış oldum. Bizi ve ailemizi korumak için burada açık ev adreslerimizin kullanılmaması gerekir. Bu konuda gereken hassasiyetin gösterilmesini bekliyoruz” dedi.
İkinci hatırlatma
Öte yandan Türkiye Psikiyatri Derneği aracılığıyla, konuyla ilgili 22 Aralık’ta Adalet Bakanlığı’na yeniden başvuru yapıldı. Başvuru üzerine Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü, Haziran ayı başında yapılan uyarının dikkate alınması gerektiğini belirterek savcılık ve ceza mahkemelerine yeni bir hatırlatma yazısı gönderdi. Yazıda, sağlık çalışanları ve yakınlarının can güvenliğini tehdit eden uygulamaların önlenmesi için gerekli tedbirlerin alınması ve sağlık hizmeti sunumu sırasında veya bu görevlerinden dolayı sağlık çalışanlarına yönelik işlenen suçlarda bir önceki yazının dikkate alınması uyarısı yapıldı.