Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi ELVAN'a kamu çalışanlarının 3600 ek gösterge talebine dair Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş tarafından soruldu.
Yazılı Soru Önergesinin Metni ise şöyle;
Aşağıda yer alan sorularin Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi ELVAN tarafından yanıtlanması için gereğini saygılarımla arz ederim. Ünal DEMİRTAŞ/ Zonguldak Milletvekili
Ek gösterge; kamu çalışanlarının, maaşlarının, emekli ikramiye ve emekli maaşlarının belirlenmesinde kullanılan bir hesaplama yöntemidir. Kamu çalışanlarının ek göstergeleri unvan, hizmet sınıfı ve derecelerine göre farklılık göstermektedir. Ancak kamudaki personel istihdamındaki plansızlık ve adaletsizlikler sonucunda, ek gösterge konusu bugün önemli bir sorun haline gelmiştir. Aynı kurumda, ayni statüde çalışan fakat farklı ek göstergelere tabii olan çalışanlar arasında aldıkları maaşlar, hak edecekleri emekli ikramiyeleri ve emekli maaşları açısından büyük farklar oluşmaktadır. Bu durum büyük bir eşitsizliği ve adaletsizliği ortaya çıkarmaktadır.
Oysa Anayasa'nın 10'uncu maddesinde, “Herkes, dil, irk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir” düzenlemesi ile eşitlik ilkesi tanımlanmış, devamında ise “Devlet organlari ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadır" denilmiştir. Yine Anayasa'nın 55'inci maddesi ile "Ücret emeğin karşılığıdır. Devlet, çalışanların yaptıkları işe uygun adaletli bir ücret elde etmeleri ve diğer sosyal yardımlardan yararlanmaları için gerekli tedbirleri alır" düzenlemesi ile eşitlik ilkesinin ücrette de sağlanmasının idarenin ödevi olduğu ifade edilmiştir.
Bu düzenlemelere rağmen, ülkemizde, uzunca bir süredir, çok sayıda kamu çalışanı 3 bin 600 ek gösterge nedeniyle mağdur olmaktadır. Aynı kurumda, aynı statüde, farklı ek göstergelerle tabii olarak çalışan kamu çalışanlarının maaşlarında, emekli ikramiyelerinde ve emekli maaşlarında büyük bir eşitsizlik ortaya çıkmaktadır.
Bugün ek gösterge, Ak Parti tarafından her seçimde söz verilen ancak bir türlü çözülmeyen kronik bir sorun haline gelmiştir. Son olarak 2018 seçimlerinde Cumhurbaşkanı tarafından polis, öğretmen, hemşire, din görevlilerinin ek göstergelerinin 3 bin 600'e çıkarılacağı söylenmiştir. Ancak bu vaadin üzerinden 3 yıl geçmesine rağmen hiçbir adım atılmamış, bu konuda sorulan Sorular da ilgili Bakanlıklarca çalışma yapıldığı söylenerek geçiştirilmiştir.
Bu çerçevede;
1)Ülkemizde kamuda çalışanların, her bir hizmet sınıfı ayrı ayrı belirtilmek üzere- 3 bin 600 ek göstergeden kaç kişi faydalanmaktadır?
2)Önergenin yanıtlandığı tarih itibariyle kamuda çalışan ve aynı hizmet sınıfında yer alıp da 3 bin 600 ek göstergeden yararlanamayan kamu çalışanı sayısı ne kadardır?
3)3600 ek göstergeden yararlanmayı bekleyen öğretmen, polis memuru, hemşire ve din görevlisi sayısı kaçtır?
4)Covid-19 sürecinde özveriyle ve büyük risk altında çalışan sağlık çalışanlarının tamamını kapsayacak şekilde, 3600 ek gösterge verilmesi planlanmaktadır mıdır?
5)Son seçim döneminde verilen 3 bin 600 ek gösterge sözünün üzerinden 3 yıl geçmesine rağmen hala daha somut bir adım atılmamasının nedeni nedir?
Yazılı Soru Önergesinin Metni ise şöyle;
Aşağıda yer alan sorularin Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi ELVAN tarafından yanıtlanması için gereğini saygılarımla arz ederim. Ünal DEMİRTAŞ/ Zonguldak Milletvekili
Ek gösterge; kamu çalışanlarının, maaşlarının, emekli ikramiye ve emekli maaşlarının belirlenmesinde kullanılan bir hesaplama yöntemidir. Kamu çalışanlarının ek göstergeleri unvan, hizmet sınıfı ve derecelerine göre farklılık göstermektedir. Ancak kamudaki personel istihdamındaki plansızlık ve adaletsizlikler sonucunda, ek gösterge konusu bugün önemli bir sorun haline gelmiştir. Aynı kurumda, ayni statüde çalışan fakat farklı ek göstergelere tabii olan çalışanlar arasında aldıkları maaşlar, hak edecekleri emekli ikramiyeleri ve emekli maaşları açısından büyük farklar oluşmaktadır. Bu durum büyük bir eşitsizliği ve adaletsizliği ortaya çıkarmaktadır.
Oysa Anayasa'nın 10'uncu maddesinde, “Herkes, dil, irk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir” düzenlemesi ile eşitlik ilkesi tanımlanmış, devamında ise “Devlet organlari ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadır" denilmiştir. Yine Anayasa'nın 55'inci maddesi ile "Ücret emeğin karşılığıdır. Devlet, çalışanların yaptıkları işe uygun adaletli bir ücret elde etmeleri ve diğer sosyal yardımlardan yararlanmaları için gerekli tedbirleri alır" düzenlemesi ile eşitlik ilkesinin ücrette de sağlanmasının idarenin ödevi olduğu ifade edilmiştir.
Bu düzenlemelere rağmen, ülkemizde, uzunca bir süredir, çok sayıda kamu çalışanı 3 bin 600 ek gösterge nedeniyle mağdur olmaktadır. Aynı kurumda, aynı statüde, farklı ek göstergelerle tabii olarak çalışan kamu çalışanlarının maaşlarında, emekli ikramiyelerinde ve emekli maaşlarında büyük bir eşitsizlik ortaya çıkmaktadır.
Bugün ek gösterge, Ak Parti tarafından her seçimde söz verilen ancak bir türlü çözülmeyen kronik bir sorun haline gelmiştir. Son olarak 2018 seçimlerinde Cumhurbaşkanı tarafından polis, öğretmen, hemşire, din görevlilerinin ek göstergelerinin 3 bin 600'e çıkarılacağı söylenmiştir. Ancak bu vaadin üzerinden 3 yıl geçmesine rağmen hiçbir adım atılmamış, bu konuda sorulan Sorular da ilgili Bakanlıklarca çalışma yapıldığı söylenerek geçiştirilmiştir.
Bu çerçevede;
1)Ülkemizde kamuda çalışanların, her bir hizmet sınıfı ayrı ayrı belirtilmek üzere- 3 bin 600 ek göstergeden kaç kişi faydalanmaktadır?
2)Önergenin yanıtlandığı tarih itibariyle kamuda çalışan ve aynı hizmet sınıfında yer alıp da 3 bin 600 ek göstergeden yararlanamayan kamu çalışanı sayısı ne kadardır?
3)3600 ek göstergeden yararlanmayı bekleyen öğretmen, polis memuru, hemşire ve din görevlisi sayısı kaçtır?
4)Covid-19 sürecinde özveriyle ve büyük risk altında çalışan sağlık çalışanlarının tamamını kapsayacak şekilde, 3600 ek gösterge verilmesi planlanmaktadır mıdır?
5)Son seçim döneminde verilen 3 bin 600 ek gösterge sözünün üzerinden 3 yıl geçmesine rağmen hala daha somut bir adım atılmamasının nedeni nedir?
2008 den önce kpss puaniyla 657 tabi 4/b olarak atanipta 5434 yerine5510 tabi edilen sağlıkçılar hakkında bir çalışma varmı acaba