Sağlık Bakanlığı, son dönemde tartışma yaratan koronavirüs pozitif hastanın evde takip edeni mevzusuna sarahat getirdi.
Evde takip ve yatan hasta algoritmasını değiştiren Bakanlık, bir kişinin hastanede yatabilmesi için solunum sıkıntısı, nefes darlığı, oral alımda ve beslenmede zorluk olması şartlarını getirdi. Sıhhat Bakanlığı, ateş, öksürük, boğazca ağrısı, baş ağrısı, kas-eklem ağrıları, karın ağrısı yada ishal, koku veya tat alma bozukluğu olan kişilerin bundan bu şekilde bakımlarının evde yapılacağını, bu emarelere, solunum sıkıntısı, nefes darlığı, oral alımda ve beslenmede zorluk eklenmesi durumunda bireyin hastaneye yatışının yapılabileceğini ve takibinin orada devam edeceğini sağlık bakanlığınca açıkladı. Evde takip edeni yapılacak kişiler hafifçe-orta pnömonili (zatürree) olarak tanımlanırken, hastaneye yatan kişiler ağır pnömonili olarak tanımlandı. Bakanlık daha önce orta pnömonisi olanların da hastanede tedavisini istiyordu.
Kişide solunum sorunsı, nefes darlığı, oral alımda ve beslenmede güçlük emareleri yoksa, hafifçe-orta pnömoni olarak kabul edilecek ve beş gün süreyle hidrosiklorokin veya favipravir başlanacak. Asemptomatik olup, testi covid pozitif yönde çıkan hastalara da virüsü yok etmek ve bulaşma riskini azaltmak için beş gün süreyle bu ilaçlar uygulanacak. Daha sonrasında temaslı takibi başlatacak olan bakanlıokay, kişide semptom var ise örnek alacak, sonuç covid pozitif çıkarsa hastayı değerlendirecek, ferdin evde mi yoksa hastanede mi yatırılacağına karar verilmesini isteyecek. Kişide semptom yoksa 14 gün evde izolasyon halinde kalması sağlanacak, hâlâ semptom gelişmediyse izolasyon sonlanmış oldurılacak.
Algoritmada ileri yaş olanların, bağışıklığı baskılanmış kişilerin (HIV’le infekte, organ nakli yapılmış olanlar, sistemik kortikosteroidler dahil immunosupresif ilaç kullananlar), kanser, KOAH, kardiyovasküler hastalıokay, hipertansiyon benzer biçimde hastalığı olanlar, obezler, sigara içicisi ve hamile olanlarda hastalığın daha ağır seyredebilme riski bulunmuş olduğu belirtilerek, “Bu hastaların evde takiplerinin daha yakından yapılması gereklidir” denildi. Hidroksiklorokin QT aralığını uzatıp, kalp ritminde sorun yaratabileceği için, riskli hastalara öncelikle EKG çekilmesi gerektiği bazı hastalarda hidroksiklorokin kullanımından kaçınılması gerektiği vurgulandı. Algoritmada, bu ilacın gebelerde, lohusa yada emziren annelerde kullanılmaması gerektiği de açıklandı.
Evde takip ve yatan hasta algoritmasını değiştiren Bakanlık, bir kişinin hastanede yatabilmesi için solunum sıkıntısı, nefes darlığı, oral alımda ve beslenmede zorluk olması şartlarını getirdi. Sıhhat Bakanlığı, ateş, öksürük, boğazca ağrısı, baş ağrısı, kas-eklem ağrıları, karın ağrısı yada ishal, koku veya tat alma bozukluğu olan kişilerin bundan bu şekilde bakımlarının evde yapılacağını, bu emarelere, solunum sıkıntısı, nefes darlığı, oral alımda ve beslenmede zorluk eklenmesi durumunda bireyin hastaneye yatışının yapılabileceğini ve takibinin orada devam edeceğini sağlık bakanlığınca açıkladı. Evde takip edeni yapılacak kişiler hafifçe-orta pnömonili (zatürree) olarak tanımlanırken, hastaneye yatan kişiler ağır pnömonili olarak tanımlandı. Bakanlık daha önce orta pnömonisi olanların da hastanede tedavisini istiyordu.
Kişide solunum sorunsı, nefes darlığı, oral alımda ve beslenmede güçlük emareleri yoksa, hafifçe-orta pnömoni olarak kabul edilecek ve beş gün süreyle hidrosiklorokin veya favipravir başlanacak. Asemptomatik olup, testi covid pozitif yönde çıkan hastalara da virüsü yok etmek ve bulaşma riskini azaltmak için beş gün süreyle bu ilaçlar uygulanacak. Daha sonrasında temaslı takibi başlatacak olan bakanlıokay, kişide semptom var ise örnek alacak, sonuç covid pozitif çıkarsa hastayı değerlendirecek, ferdin evde mi yoksa hastanede mi yatırılacağına karar verilmesini isteyecek. Kişide semptom yoksa 14 gün evde izolasyon halinde kalması sağlanacak, hâlâ semptom gelişmediyse izolasyon sonlanmış oldurılacak.
Algoritmada ileri yaş olanların, bağışıklığı baskılanmış kişilerin (HIV’le infekte, organ nakli yapılmış olanlar, sistemik kortikosteroidler dahil immunosupresif ilaç kullananlar), kanser, KOAH, kardiyovasküler hastalıokay, hipertansiyon benzer biçimde hastalığı olanlar, obezler, sigara içicisi ve hamile olanlarda hastalığın daha ağır seyredebilme riski bulunmuş olduğu belirtilerek, “Bu hastaların evde takiplerinin daha yakından yapılması gereklidir” denildi. Hidroksiklorokin QT aralığını uzatıp, kalp ritminde sorun yaratabileceği için, riskli hastalara öncelikle EKG çekilmesi gerektiği bazı hastalarda hidroksiklorokin kullanımından kaçınılması gerektiği vurgulandı. Algoritmada, bu ilacın gebelerde, lohusa yada emziren annelerde kullanılmaması gerektiği de açıklandı.